Sarıkız Efsanesi,Akçay,Altınoluk,Küçükkuyu,Edremit


Efsaneye göre Edremit'in Güre Köyün de güzel mi güzel iyi yürekli bir kız yaşarmış.Sarıkız'ın babası Cılbak Baba Hac'ca gider.Uzun süren Hac zamanında köyün delikanlıları Sarıkız'a evlenme teklifinde bulunurlar.Kız evlenme teklifini kabul etmeyince ,bunu gurur meselesi yapan delikanlılar Sarıkız hakkında  dedikodu ve  iftira da bulunurlar.Hac'dan dönen baba dedikodu ve iftiraları duyar.Köyüler baba kızı dışlarlar. O da kızını alıp kazlarıyla birlikte Kazdağları'na çıkar.Baba ile kız şimdiki Sarıkız Tepesine vardıklarında ,baba abdest almak için kızından su ister.Sarıkız elinde ki uzun saplı su kabağıyla Akçay sahiline elini uzatır ve deniz suyuyla doldurur.Baba tuzlu su değil,tatlı su istediğini  söyler.Sarıkız tekrar Akçay sahiline uzanır ve denizin ortasındaki fışkıran tatlı sudan doldurur.Bu durum karşısında baba kızının ermiş olduğunu anlar.Kızına ben sana inanmamakla hata ettim,kusuruma bakma ,sen beni afedersin ama ben senin yüzüne bakamam diyerek kızının yanından uzaklaşır.Baba görünmez olunca dağın üzerine kara bir bulut çöker.Saatler sonra bulut kaybolunca,çobanlar kızı ve babasını farklı tepelerde ölmüş olarak bulurlar.Baba ve kızı öldükleri yerlere gömerler ve taşlardan türbe yaparlar.Bu olaydan sonra babanın öldüğü yere Babadağı,kızın öldüğü yere de Sarıkız tepesi  derler.                                                        
Denizin ortasından fışkıran tatlı su
 Edremit Körfezi'nin arkasını yasladığı,oksijen kaynağı Kazdağları'nın hikayesi ile başladık Edremit gezimize.Herkesin çıkarması gereken derslerle,hikayeyi düşünerek kaldığım misafirhaneye  dönerken davullu zurnalı kocaman Türk Bayraklarıyla geçen konvoyla kesildi yolum.Neyin nesidir derken;kadın-erkek,çoluk-çocuk kalabalığın asker uğurladıklarını  öğrendim.Bizim buralarda arabalarla konvoy yaparak gezerler gençler;Edremitliler  yaya ,düğün alayı gibi uğurluyorlar gençlerini davulla zurnayla....
Sıdıka Erke Etnografya Müzesi
 Edremit gezimin ikinci günü akşamüzeri ; sahil boyunca Çanakkale istikamitine doğru gittim.Güneş akşamın hüznüyle denizin üzerine inerken.Çanakkale'nin Ayvacık İlçesi'ne bağlı Küçükkuyu Beldesi'ne vardım. .Mesai arkadaşım ,sevgili ortağım Meryem'in tavsiyesiyle Küçükkuyu Limanı'na indim.Limanda ,akşam balık avına çıkan tekneleri seyrettim ,batan güneşin kızıllığında yalnızlığıma arkadaş olan deniz fenerinin kenarından.Sonrasında buraya kadar gelipte,balığın tadına bakmadan geri dönmenin saygısızlık olacağını düşündüm ,akşam akşam ekmeğinin peşine düşen balıkçılara.Limanda ki balık lokantalarından birine daldım ,manzaranın verdiği keyifle ve hafif bir kendimden geçmeyle...İkinci günümü de böylece bitirdim,üçüncü günümde gezeceğim yeni yerlerin hayaliyle.
Altınoluk



 Edremit Körfezi eşsiz doğasının yanında,zeytiniyle de ünlü bir kentimiz.Altınoluk hem sahiliyle,hemde Kazdağları eteğindeki zeytin ağaçlarının arasında ki merkeziyle şirin bir belde.Buradan tüm Edremit Körfezi 'ni görme şansına sahipsiniz.Meydanda ki çınar  ağacının altında ki kahvehane de çayınızı içebilir,dar sokaklar da restore edilmiş yada buranın doğasına uygun yapılmış evlerin arasında dolaşabilirsiniz . Kazdağları'nın oksijenini içinize çektikten sonra sahile inip,denizin kokusu eşliğinde sahil boyu gezebilirsiniz.Yorulduğunuz da sahildeki çay bahçelerinde dinlenip,sıcak bir çay eşliğinde deniz manzarasının tadını çıkarabilirsiniz.




Altınoluk Sahil Mübadele Heykeli

Küçükkuyu Liman


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çocuk Sahibi Olamayanların Ziyaret Yeri Ahmed-Turan Türbesi ve Soğuk Çermik Sivas

Sivas'ta Kalan Son Ermeni Kilisesi Tavra ( Surp Kevork) Kilisesi

Tavas Medet Köyü (APOLLONİA SALBAKE )